Soğuk havada çay eşliğinde sıcacık bir muhabbet geçmişti bir arkadaşım ile aramda... Tanıştığımız ilk günler hakkında konuşmuştuk , gittiğimiz yerler , yaşadığımız komik anılar...
Sonra konu spora döndü , sohbet döndü dolaştı ve Amerikan parkelerine seriliverdi. O parkelerin üstünden Malone'lar , Jordan'lar , Kemp'ler , Olajuwon'lar geçmişti...
Dayanamadık , PS oynatan bir mekanda aldık soluğu. Eskilerden Rockets - Supersonics ve Bulls - Jazz maçlarını yaptık. Maç ile alakasız her cümlemiz "aa bak bu da vardı" üzerineydi.
Air Jordan Postacı'ya karşı... |
Sabah olunca aklıma yine o isim geldi.
"Şimdi acaba nerelerdedir , ne düşünüyordur , zalim midir , ork mudur , yoksa insan mıdır ?" düşünceleri kafamı yokluyordu. Bilgisayarı açıp S harfine basmıştım ki bir telefon geldi , kahvaltı yaptım sonra unuttum gitti...
Birkaç saat geçmişti ki...
O kişinin öldüğü haberini işittim.
Bir arkadaşım beni psişik olmakla suçlar. O geldi aklıma.
Şimdi o kişinin son durumlar ile alakalı düşüncelerini merak etmiyorum. Zihnimde kalan figürün değer yitirmesini istemiyorum.
İçtendi , sevimliydi , çok yanlışlar yaptı belki ama onlardan daha çok doğruları da oldu...
Ben o kişiyi unutabilirim , herkes unutabilir. Ağrı - Doğubayazıt'ta ismi baki kalacaktır...
http://mebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/04/03/964479/okulumuz_hakkinda.html
Ne diyeyim...
Mekanın cennet olsun Savaş Ay...
Güle güle şapkalı adam... |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.