Bundan 20 yıl önce genç bir asteğmen sevdiklerini özlemişti , halıya basmayı özlemişti ve belki de sucuklu yumurtayı özlemişti. Özlemlerini kalbine gömdü ve aklına daha keskin bir şey geldi.
Vatan sevgisi...
Vatan bundan 20 yıl önce sadece bir caddenin ve gazetenin adını çağrıştırmıyordu. Vatan ; mutlu yaşanılan bir ailedir. Vatan mutluca yaşanılan apartmandır , mahalledir , semttir , şehirler bütünüdür. Özgürce , tebessüm ederek.
Vatan ; yaşamak demekti. Binbir milletten gelinse de bir tek gaye içerisinde özgürce yaşamak demekti.
Aldı eline kalemi 14 Mayıs gecesi , ve yazdı...
"Bilmiyordum dağların bu kadar dik olduğunu
Bilmiyordum gecelerin bu kadar uzun olduğunu
Bilmiyordum zamanın bu kadar yavaş geçtiğini
Ama biliyordum içimdeki vatan sevgisini
Biliyordum içimdeki aşkı
Kanımı istersin toprağım
Yoksa cesedimi mi
Yeter ki sen susa
Suyun olurum senin
Tasmasından bağlanmış çılgın köpek gibiyim
Salıvermiyorlar ki gideyim
Bilmiyorlar mı ki ben türk evladıyım
Bırakın ben ölmeye gideyim
Ben koymuşum bu yola baş
İsterse düşsün kafama taş
Vazgeçmem bu yoldan arkadaş
Gelsin yedi düvel ezerim hepsini
Allah yolunda başka değil… "
Yazarken belki de bestelemeyi düşündü. Eli silah ve kalem tuttuğu gibi gitar da tutuyordu.
Besteleyemedi.
Başka beste yapamadı.
Tam 20 yıl önce , 25 Eylül 1993'te Yassı Dağ'da şehit düştü.
Asteğmen olmayı , komando olmayı kendisi istemişti. Vatanı için şehit düşmeyi kendisi istemişti.
Tıpkı binlercesi gibi...
Peki ya ne oldu ?
Politika denilen kirli çubuk terörü bitirmek istemedi yıllarca. Sonra yine aynı kirli çubuk terörü bitirmek adı altında ülkeyi bölmek için ellerinden geleni yapıyor.
Tam 20 yıl önce , 25 Eylül 1993'te Yassı Dağ'da şehit düşen gitarist Ümit Yılbar idi.
Arkasından bir sızı bıraktı. Kadıköy-Selamiçeşme'de bir sokak ismine adını bıraktı... Bir de kappa eşofman üstü ile çekilmiş bir fotoğraf kazındı zihinlerde. O fotoğraf zamanının Rock Kazanı dergisine basıldı. "1966 yılında doğdu.. Sokakta yürürken uzun saçlı diye kendisini tartaklayanlar için seve seve kendi isteği ile şehit oldu" yazıyordu derginin kapağında.
Rock Kazanı - 11 Ekim 1993 |
"Askerlik yan gelip yatma yeri değildir." Yan gelip yatan yok çoğu şehit zaten!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.